Burun

الْأَنْفُ | الْخُرْطُومُ

Müellif: Elif Tekin Yılmaz
Yayınlanma Tarihi: 28.08.2022            

EL-ENF  | الأَنْفُ  

Sözlükte el-enf الأَنْف kelimesi “küçümsedi, büyüklendi ve uzaklaştı” anlamındaki أَنِفَ fiilinden türeyen bir isim olup insanların ve insan dışındakilerin burnu anlamına gelir. Çoğulu أُنُوف-آناف-آنُف şeklindedir. Asıl manası “yaralayan/yırtıcı” iken daha sonra “bir şeyin ucu, sınırı ve en değerli olan kısmı için kullanılmıştır. Nitekim أَنْفُ اللِّحْيَةِ sakalın ucu, أَنْفُ الجَبَلِ dağın zirvesi veya bize görünen kısmı demektir. Bir kimse aşağılık, hamiyetli, izzetli, öfkeli gibi sıfatlarla nitelenmek istediğinde bu sıfatlar el-enf kelimesine nispet edilir. Örneğin kibirlenen veya öfkelenen kimseler için وَرِمَ أَنْفُهُ denir. Bu sözle kişinin kibrinden dolayı başını yukarı kaldırması veya sinirden burnunun şişip kızarması kastedilir. Bunların yanında “başlangıç, ilk” anlamı da vardır. Bu manayla irtibatlı olarak “Önceden veya biraz önce şöyle yaptı.” anlamında فَعَلَ كَذَا آنِفا denir. el-Enf sözcüğündeki asli mana “bakıldığında ilk göze çarpan şey”dir. Nitekim burun, insanların ve hayvanların yüzünün ön kısmında ve ilk görünen organıdır. Dolayısıyla başlangıç, ilk, önde gelen ve ilk olarak görünen varlıkları ifade etmektedir (Ḫalīl b. Aḥmed, Kitābu’l-ʿAyn, 1/93; Ezherī, Tehzību’l-Luġa, 15/481-483; İbn Fāris, Muʿcem, 1/146; el-Cevherī, eṣ-Ṣıḥāḥ, 4/1332; İbn Sīde, el-Muḥkem, 10/482-485; ʾIṣfehānī, el-Mufredāt, 28; Muṣṭafavī, et-Taḥḳīḳ, 1/177-178).

Kur’an’da türevleriyle birlikte iki yerde geçmektedir. Bu yerlerde şu manalardadır: 1. Burun (el-Māʾide 5/45) Bu ayet, kısas ve diyet konusuna değinmektedir  2. Az önce, آنِف şeklindeki türevi (Muḥammed 47/16). Bu mana el-enf kelimesinin sözlük anlamlarından “ilk, başlangıç” anlamıyla uyumludur. (Muḳātil, Tefsīr, 1/480-481; Māturīdī, Teʾvīlāt, 4/237-238, 13/397-398; Rāzī, Mefātīḥu’l-Ġayb, 12/7-8).

EL-ḪURṬŪM | الخُرْطُوم

Sözlükte el-ḫurṭūm الخُرْطُوم kelimesinin خَطَمَ ve خَرَطَ veya خَرْطَمَ fiillerinden gelmiş olması muhtemeldir. خَطَمَ yükseklik, uzunluk ve şişme açısından bir şeyin önde gelmesine işaret eder. مَخْطِم burun anlamında olup çoğulu مَخَاطِم şeklindedir. Burnu uzun olan biri için رَجُلٌ أَخْطَمُ denir. الخَطْم kelimesi “Atmaca ve diğer kuşların gagası, köpek ve deve gibi her binek hayvanının ağzı ve burnu” anlamına gelmektedir. خَرَطَ fiili ise “yaprağı dalından sıyırdı, soydu” anlamına gelmektedir. el-Ḫurṭūm burun demek olup çoğulu الخَراطيم’dir. Sözlüklerde yırtıcı hayvanlar için الخَطْم ve الخُرْطُوم; domuz için الفِنْطِيسَةُ; avlanmayan kanatlı kuşlar için المِنْقَار; avlananlar için المِنْسَر kelimelerinin kullanıldığı belirtilmiştir. Bunun yanında el-ḫurṭūmun fillerin burnunu ifade etmektedir.Nitekim filin hortumu veya burnu el ve boyun işlevini görmektedir. Kelime hangi kökten gelirse gelsin “uzun burun” anlamındadır. el-Ḫurṭūm kelimesinde ortaya çıkma ve büyüklenme anlamları da vardır (Ḫalīl b. Aḥmed, Kitābu’l-ʿAyn, 1/399; İbn Fāris, Muʿcem, 2/198;  Muṣṭafavī, et-Taḥḳīḳ, 3/48-50).

Kur’an’da bir yerde (el-Ḳalem 68/16) geçmektedir. Bu yerde kâfirlerin burunlarına damga vurularak onların kibirlerinin kırılacağı mecâzen anlatılmıştır. Bir hayvan uzvu olan el-ḫurṭūmun insanlar için kullanılması küçümseme ifade eder. Bazı müfessirler el-ḫurṭūm kelimesini “yüz” anlamında açıklamaktadır (Zemaḫşerī, el-Keşşāf, 6/184-185; Rāzī, Mefātīḥu’l-Ġayb, 30/86; Ebū Ḥayyān, el-Baḥru’l-Muḥīṭ, 8/305-306; Muṣṭafavī, et-Taḥḳīḳ, 3/49-50).

KARŞILAŞTIRMA

el-Enf ve el-ḫurṭūm sözcükleri “burun” manası bakımından yakın anlamlı olsa da bu kelimelerin arasında bazı farklar vardır. el-Enf hem insanlar hem de insan dışındaki varlıkların burnu; el-ḫurṭūm, hayvanların ağız, burun ve gagaları anlamına gelmektedir. Bunun yanında el-ḫurṭūmda el-enf kelimesinde olmayan “uzunluk” anlamı vardır. Özellikle filin burnuna el-ḫurṭūm denilmesi bu sebepten kaynaklanabilir. el-Ḫurṭūm ve el-enf ortaya çıkma, büyüklenme ve teennüf anlamları bakımından benzerlik taşımaktadır.