Aşağılık - Bayağı Kimse

اَلْأَرْزَلُ | اَلْأَسْفَلُ | اَلْأَشْقَى

Müellif: Mustafa Özgür
Yayınlanma Tarihi: 25.12.2022            

EL-ERẔEL | اَلْأَرْزَلُ

Sözlükte “Değersiz oldu.” anlamındaki رَزُلَ kökünden gelen el-erẕel اَلْأرْذَلُ ism-i tafdil kalıbındadır. “Bir şeyin en bayağısı, en kötüsü, en değersizi” anlamındadır. Faziletli ve değerli olanın zıddıdır. رَجُلٌ رَذِلٌ  “pis adam”, ثَوْبٌ رَذِلٌ  “en kalitesiz, en bayağı elbise” demektir (Ḫalīl b. Aḥmed, Kitābu’l-ʿAyn, 2/114; İbn Fāris, Muʿcem, 2/509; İbn Sīde, el-Muḥkem, 10/60).

Kur’an’da dört yerde geçmektedir. Bu yerlerde şu anlamlara gelmektedir: 1. اَلْأَرَاذِلُ  ve اَلْأَرْذَلُون şeklindeki çoğul kalıpla geldiği yerlerde toplumun alt tabakasını teşkil eden, malı mülkü olmayan insanlar (Hūd 11/27; eş-Şuʿarā 26/111). 2. أَرْذَل العُمْر şeklindeki tekil formunda ömrün en sıkıntılı kısmı olan yaşlılık ve bunama hali (en-Naḥl 16/70; el-Ḥac 22/5). (Muḳātil, Tefsīr, 2/477; el-Māturīdī, Teʾvīlāt, 10/316; Ḳurṭubī, el-Cāmiʿ, 11/99).

EL-ESFEL | اَلْأَسْفَلُ

Sözlükte “Aşağıda oldu.” manasındaki سَفُلَ kökünden gelen el-esfel اَلْأَسْفَلُ kelimesi, ism-i tafdil kalıbındadır. “Yukarıda ve daha yüksekte olan” anlamındaki أعْلَى sözcüğünün zıddı olup “daha aşağıda olan” demektir. Dilsel olarak fazlaca tercih edilmese de رَجُلٌ سَفِلَةٌ tabiri “alçak, değersiz, rezil kişi” anlamında olup soyut bir alçaklıklığı ifade eder. Nitekim اَلسُّفْلَةُ من النَّاسِ tabiri bayağı insanlar için söylenir (İbn Dureyd, Cemheratu’l-Luġa, 2/847; el-Ezherī, Tehzību’l-Luġa, 12/430; Ṣāḥib b. ʿAbbād, el-Muḥīṭ fī’l Luġa, 8/326;  ʾIṣfehānī, el-Mufredāt, 234).

Kur’an’da türevleriyle 10 yerde geçmektedir. Bu yerlerde şu anlamlara gelmektedir: 1. Mekan olarak aşağıda yahut en aşağıda olan (el-Enfāl 8/42; en-Nisā 4/145). 2. Hüsrana uğramış, zarar etmiş (eṣ-Ṣāffāt 37/98). 3. Rezil ve aşağılık (et-Tīn 95/5). (Māverdī, en-Nuket, 5/58; İbnu’l-Cevzī, Nuzhe,100; el-Fīrūzābādī, Beṣāʾir, 2/158) .

EL-EŞḲĀ | اَلْأَشْقَى

Sözlükte “Mutsuz oldu.” manasındaki شَقِيَ kökünden gelen el-eşḳā اَلْأَشْقَى ism-i tafdil kalıbındadır. el-Eşḳā, السَّعِيدُ kelimesinin zıddı olup “mutsuz ve bedbaht” anlamındadır. اَلشِّقْوَةُ ise “mutsuzluk” demektir; mutluluğun ve saadetin zıttını ifade eder. Zorluk anlamını da içeren kelimenin مُشَاقَاةٌ formu “sıkıntı, talim ve antrenman” manasındadır. شاقَيْتُ فُلَانًا مُشَاقَاةً cümlesi karşılıklı olarak samimiyeti geliştirmeyi anlatır. “Zorluk” manasındaki اَلشَّقَاءُ ile zorluklara göğüs germek gerektiğinden hareketle “sabretmek” anlamına gelen شَاقىَ arasında bir anlam ilişkisi vardır. اَلشَّاقِي مِنْ حُيُودِ الْجِبَالِ ifadesi dağın uzunca yokuşunu dile getirir (el-ʾEzherī, Tehzību’l-Luġa, 9/209; Ṣāḥib b. ʿAbbād, el-Muḥīṭ, 5/460; İbn Fāris, Muʿcem, 3/202; İbn Sīde, el-Muḥkem, 6/515; ʾIṣfehānī, el-Mufredāt, 234).

Kur’an’da türevleriyle 12 yerde geçmektedir. Bu yerlerde şu anlamlara gelmektedir: 1. Mutsuzluk (Hūd 11/105; Meryem 19/4). 2. Zorluk ve sıkıntı çekmek (Ṭāhā 20/2, 117). 3. Bedbaht (el-Müʾminūn 23/106; el-Aʿlā 87/11). 4. En azılı, en zorba şahıs (eş-Şems 91/12). (el-Māturīdī, Teʾvīlāt, 7/238; el-Beġavī, Meʿālimu’t-Tenzīl, 5/263; el-Ḳurṭubī, el-Cāmiʿ, 14/148).

KARŞILAŞTIRMA

el-Erẕel, el-esfel, el-eşḳâ kelimeleri “bayağı, kötü ve aşağılık” bakımından yakın anlamlı olsa da bu kelimelerin arasında bazı farklar vardır. Erẕel Kur’ân’da kâfirler tarafından aşağı seviyede görülen fakirlerin yanı sıra ihtiyarları anlatmaktadır. Esfel hem fizikî/mekansal hem de soyut anlamda aşağıda olanı ifade eder. Eşḳâ ise mutsuzluk anlamı ile ilişkili olarak psikolojik bir eziklik içinde olan kimse hakkında kullanılır. Kelime hem uhrevi hem de dünyevi mutsuzluğa/bedbahtlığa düçar olan kâfirleri ifade etmektedir (Iṣfehānī, el-Mufredāt, 264; Muṣṭafavī, et-Taḥḳīḳ, 4/120, 5/173, 6/116; Mīḳātī v.dğr, el-Ḳuṭūf, 376, 470, 534).